Cehennemde Serin Bir Yer Sıcaktan bunaldığımda buna ilişkin çocukluğumda söylenen bir laf aklıma gelir: sıcaktan şikâyet eden biri olduğunda; “cehennemde ne yapacaksın, buranın bu kadarcık sıcağına dayanamıyorsun, oranın sıcağına nasıl katlanacaksın?” sorusu içten yanmalı motor gibi can yakıcı halde içine atılıverirdi. Bu soru bende derin düşüncelere neden olur, işin içinden çıkamazdım. Düşünsenize; otuz beş, kırk dereceli sıcaklarda bunalıp, gölgelik bir yer ararken, azcık bir rüzgar essin diye beklerken, kızgın ateş üstünde yürümeyi, kaynar kazanlarda haşlanmayı, hatta katran dolu kazanlara atılmayı nasıl tasavvur edeceksin? Üstelik orada ne gölge olacak ne de bir esinti... Yere tuz döksen, cehennemde dökülen tuzu kirpiklerinle toplayacaksın denir, kılmadığın namazları kızgın saclar üstünde kılmak gibi bir durumlardan söz edilirdi. Yetişkin biri için hayali bile korkunç cezaların, çocuk zihninde nasıl izler bıraktığını varın siz düşünün. Büyüklerden cezayı tanıyorduk. Onlar bağ...